33
Views

İlhamın ne zaman geleceği belli olmaz. Bu yüzden yazarların çoğu yanında bir not defteri taşıyordu. Bu şimdilerde cep telefonunun ses kayıt uygulamasıyla hallediliyor. Malcolm Lowry defterlerine neredeyse her şeyi not ederdi. En az dört sayfa not almadan bir barda bile oturamazdı. Gördüğü, duyduğu ve hissettiği her şeyi kaydeder, sayfaları binaların, gravürlerin, zaman çizelgelerinin, barların, içkilerin, kıyafetlerin, hava durumunun ve sokak tabelalarının açıklamalarıyla doldururdu ve bunların hepsi genellikle romanlarında yer alırdı. Jack Kerouac kısa, hızla yazılmış taslaklar, kısa şiirler yazdı ve Amerika’daki hayatına ve seyahatlerine dair samimi ve coşkulu bir bakış sunan çok sayıda dergi sayfasını doldurdu.

Sylvia Plath henüz 25 yaşındayken şöyle yazdı:

Defter tutmazsanız hayatta kalmanız imkânsızdır.

Plath en bilinen şiir ve düzyazılarının nüvelerinin bulunduğu birçok not defteri, eskiz defteri ve günlük tuttu.

Far from the Madding Crowd (Çılgın Kalabalıktan Uzakta,1874), Tess of the d’Urbervilles (Kaybolan Masumiyet, 1891) ve Jude the Obscure (Adsız Sansız Bir Jude, 1895) gibi dev klasiklerin yazarı romancı ve şair Thomas Hardy dört not defteri tutuyordu: bir “edebiyat defteri”; şiirleri için bir “Şiirsel Konular” defteri; çeşitli notlar için bir “Çalışmalar, Örnekler, vb.” defteri; ve karısı Emma’nın yardımıyla 1820’lerden kalma eski gazete hikayelerinden derlediği “Gerçekler” defteri.

Ernest Hemingway altı kelimelik bir kısa hikaye yazmış olabilir (“Satılık: hiç giyilmemiş bebek ayakkabısı.”), ama Thomas Hardy’nin “Gerçekler” defteri ona bir romana ilham veren dört kelimeyi sağladı.

Hardy’nin The Mayor of Casterbridge (Bir Hayatın Sırrı) romanını yazmasına ilham veren dört kelime şunlardı:

Sale of a Wife

Bir Eşin Satışı

Bu, 24 Mart 1833 tarihli Observer’da Blackburn Gazette’de yer alan şu habere atıfta bulunan üç satırlık bir haberin başlığıydı:

Pazartesi günü, Calton adında bir bileyici karısını Stockport’taki pazar yerinde halka açık bir şekilde sattı. Kadın kocasının bir iş arkadaşı tarafından bir galon bira karşılığında satın alındı. Boynunda bir yular olan sarışın kadın çok güzel görünüyordu.

Bu haber Hardy’nin Bir Hayatın Sırrı (1886) adlı eserinin meşhur açılış sahnesini yazmasına ilham kaynağı oldu; sarhoş Michael Henchard, karısı Susan ve kızları Elizabeth Jane’i açık artırmada denizci Bay Newson’a beş gine karşılığında satar. Henchard ayıldığında yaptığından pişman olur ve karısıyla kızını bulmaya çalışır. Hardy’nin sürükleyici ve dramatik öyküsü böyle başlar.

Bir Hayatın Sırrı ilk yayınlandığında birçok eleştirmen bu sahneyi inanılmaz bulmuştu, ama Hardy’nin de belirttiği gibi eş müzayedesi 17. yüzyılın başlarından 1901’e kadar İngiltere’de yaygın bir uygulamaydı; bir eş boynunda bir yularla gezdirilir ve en yüksek teklifi verene satılırdı. Küçük düşürücü ve korkunç bir uygulama olan eş satışı 17. ve 18. yüzyıllarda Amerika’da da uygulanıyordu. Yasal bir temeli olmamasına rağmen, alt sınıflar için boşanmanın neredeyse imkansız olduğu o günlerde bazı erkekler tarafından bir boşanma biçimi olarak görülüyordu. Satış kocanın tüm mali sorumluluğunu ortadan kaldırsan da alıcının ölümünden sonra müzayedeye çıkarılan eşlerin kocalarına döndüğü birçok durum vardı. Ne yazık ki tüm kadınlar müzayede fikrine karşı değildi, bazıları sevgilileri tarafından satın alınıyor, bazıları da bu satışı sevgisizlik ya da şiddet yaşadığı bir evlilikten kaçmanın bir yolu olarak görüyordu.

Hardy bu konuda çok fazla not almıştı, ancak Gerçekler defterinden çıkan tek hikaye bu oldu. Bu örnek, yazarların ve sanatçıların neden defter tuttuğunu tam olarak gösteriyor; çünkü ilhamın ne zaman geleceğini asla bilemezsiniz.

Aşağıda çeşitli yazar ve sanatçılara ait notlar ve defterlerden bir seçkiyi inceleyebilirsiniz.

Jack Kerouac’ın not defterlerinden biri:

“Ginsberg — yeterince zeki, büyük şeylerin dış görünüşü ve pozuyla ilgileniyor, onları nerede bulacağını bilecek kadar zeki, ama oraya vardığında Jerry Newman gibi davranıyor, fotoğraf çekerken fotoğraflanmak için can atan fotoğrafçı —— Ginsberg insanlara iletmek istiyor, bunun için nadiren işbirliği yapıyor — Ayrıca çılgın bir zihne sahip
*( Teyp, teybe kaydedilmiş teyp kaydı konusunda endişeli) (Seymour Barab gibi, Robert Louis Stevenson’dan daha büyük harflerle ismini yazdırmak için can atan, Steinberg ve Verlaine Rimbaud Baudelaire gibi”

Charlotte Bronte’nin Jane Eyre’i:

Mark Twain’in defterinden: karakterler için olası isimlerin yer aldığı bir giriş

Lewis Carroll’ın Alice’s Adventures hakkındaki not defteri.

Nick Cave’in kelime ve tanım listesi:

flashbak

Makale Etiketleri:
· · · ·
Makale Kategorileri:
KİTAP · MANŞET